Bumerang - Yazarkafe

4 Mayıs 2017 Perşembe

29 Nisan - 1 Mayıs 2017 - Saraybosna - Mostar - Neum

  • Öncelikle her yer yeşil. Bu kıtaya neden Yeşil Kıta dediklerini çok iyi anlıyorsunuz. 
    Başçarşı
  • İkinci olarak da 29 Nisan'da inmiş olmamıza rağmen kar yağdı, bu da çok şaşırtıcı. 30 Nisan'da Bahar oldu, 1 Mayıs'ta yaz.. Dört mevsimi 3 günde gördük.
  • Üçüncü olarak kültürü yakın, diğer Avrupa şehirlerine giderken olduğu gibi "acaba ne yiyeceğim?" diye dert etmiyorsunuz.
  • Dört, merkezde gezerken hiç sorun yok esnaftan kalabalığız her yer Türk. Yoldan geçen iki kişiden birine yol sorun kesin Türk çıkar. Birilerine İngilizce bir şeyler anlatmaya çalışan birilerini de görseniz Türkçe bir şey söyleyin Türk olma ihtimali yüksek.
  • Beş, araç kiralayacaksanız mutlaka not bölümünü okuyunuz.
Fes giymiş birisi - Osmanlı Etkisi
Birşeyler yemek için;
Pekara=Fırın demek. (Börek, simit, poğaça, açma bulabilirsiniz)

Gazi Hüsrev Bey Cami - Bey Cami
Cevabdzinica=Köfteci ( her yer köfteci merak etmeye gerek yok)
Cevapi=Köfte (güzeldi, ben beğendim)
Burek = Börek ( kıymalı, peynirli, ıspanaklı peynirli oluyor - kendinizi kasmayın İngilizce veya Boşnakça anlatmaya gerek yok esnaflar size Türkçe olarak sayıyorlar zaten)
Klepe= Mantı (Türkiye'de yapılanlardan daha çok beğendim)
Lokumi= Pişi (bizimkinin daha tombulu)
Şimdi gelelim il il Bosnia and Herzagovina'ya...

Saraybosna, nam-ı diğer Sarajevo



Saraybosna'da parklardan birindeki Osmanlı Mezarları

Milli Kütüphane - Önünden geçen nostaljik tramvay


Nanina Kuhinja
Saraybosna başkenti. 600.000 nüfusa sahip. Merkezi Başçarşı(Bascarij). Burada aradığınız herşeyi bulabilirsiniz. Güzel yemek yiyeceğiniz restoranları, Bosna biralarını deneyebileceğiniz barları...  Birçok yer vardı. Ben restoran olarak akşam saatlerinde yerel lezzetler sunan Nanina Kuhinja'yı denedim ve sevdim. Başçarşıda gezerken bulabilirsiniz. Çok romantik bir akşam yemeği yedik ;) Anlamı Nanina Mutfağı demekmiş. Yöresel lezzetler var. Et çorbası, pişi, mantı. Ben yedim, bizim buradakilerden lezzetliydi. Bir de kuzu çevirme yemek isterseniz ki görseniz istersiniz Kod Secka diye bir yer var yine Nanina'nın olduğu sokakta. Bizim Türklerin hepsi içeri yığılmıştı ama biz çorba denedik. Saraybosnada Etin çok ucuz olduğunu düşünüyorum bu arada. Köfte fiyatları 7 TL'den 14 TL'ye kadar denk geldi bana. Meşhur Boşnak köftesinin porsiyonu oldukça büyük ve meşhur Boşnak böreğinde yufkadan çok kıyma var diyebilirim.





Başçarşı'da arada derede bir saatçi
Saraybosnayı gezerken Başçarşıda arada derede gördüğünüz küçük küçük geçitlerden geçin, her yer bir yerlere çıkıyor.


Özellikle Başçarşı çevresinde gezi rehberlerinde bahsedilen her yere ulaşabilirsiniz. Milli Kütüphane, Bedesten, Müze, Latin Köprüsü (1. dünya savaşını başlatan ünlü Franz Ferdinand'ın öldürüldüğü köprü), Gazi Hüsrev Bey Cami.....






Kurşun Şarapnel Parçaları halen bulunan bir ev - Saraybosna
Tünel
Fakat bir yer var ki ulaşımı daha zor ve mutlaka gidilmesi anlanması gereken bir yer. Tünel... Tünele vardığınız zaman sizi kurşun deliklerinden nasibini almış bir ev karşılayacak. Normalde 800 m. kazılan tünelin 20 m'lik kısmını görüp içinden geçebileceksiniz. Biraz vaktiniz varsa mutlaka bekleyin ve duvarlarda olan haritalardan birinin önünde 1992-1995 yıllarında olan iğrenç savaşı anlatan bir rehber olacaktır. Çok fazla Türk turist geldiği için mutlaka Türkçe olarak dinleyin derim.



Bosna Hersek yeme içme için çok güzel bir ülke. 
Tünelin girişi - Şarapnel ve kurşun izleri
Ama aynı zamanda yakın tarihin en önemli olaylarından birinin yaşandığı bir ülke. Bu nedenle orada yaşanan tarihi acıyı hissetmek için de gidilmesi gerekir diye düşünüyorum. Ayrıca halen kentin her yerinde tadilat görmemiş evlerde kurşun ve şarapnel deliklerini görmek mümkün. Kaldığımız yerin tam karşısındaki ev delik deşikti resmen. Bu insanı derin düşüncelere yönlendiriyor.










Saraybosna - Duvarda savaşta ölen bazı vatandaşların isimleri mevcut.
Çocukla gidecekler için şunları söyleyebilirim; çocuklar için hiçbir şey yok. Bizim kaldığımız yer, ara mahallelerden birinde Sırp sınırına yakın bir yerdi. O nedenle çok fazla yol kat ederek eve varıyorduk. Ara sokaklardan ana yollardan geçiyorduk ama çok ilginç bir şekilde bir tane bile çocuk parkı görmedim. 3 yaşında Nehir için ne bir kaydırak ne de bir salıncak. İşin ilginci turistik tesislerde bile yok.






Güzel Grafitilerden biri - Saraybosna
Bunlar dışında çok önemli mi bilmem ama şehrin her yeri grafitilerle dolu. Bu bana çok hoş geldi. Eski binaların altında üstünde her yerinde güzel renklerle boyanmış yazılar vardı.
Para birimi konvertibl mark. 1 KM=2 TL Fakat her yer Euro da alıyor sorun etmiyorlar. 1 Euro = 2 KM = 4 TL. Ayrıca ATM'lerden şakır şakır para da çekilebiliyor. Bu arada her yerde Ziraat Bankası da var.
Bir saat otopark genelde 2 KM, benzinin litresi de 2 KM. Benzin ucuz. Ama araç kiralayacak olanlar mutlaka Neum ile ilgili yazı altında not kısmını okusunlar.



Mostar aşağıdan görünüş


Mostar


Yakından görünce çok ihtişamlı gelen köprüsü var. Genelde de herkes bu yönüyle Mostar'ı biliyor. Mostar'ı kafamda çok daha küçük bir yer olarak hayal etmiştim. Fakat köprünün iki tarafına doğru o kadar çok işletme var ki sadece köprünün etrafı bile bambaşka bir şehir olmuş. Turizm, Mostar'ı oldukça hareketli bir 

yer haline getirmiş. Köprünün iki tarafında da barlar, restoranlar, oteller var. Çok kalabalık ve yürümek imkansız resmen. Çocuk arabası olanlar kesinlikle çocuk arabası ile gitmesinler hem kalabalıkta baş etmek imkansız hem de köprünün üzerinde ayağınız kayıp düşmeyin diye taşlar döşeli olduğu için bebek arabalarını itmek imkansız.



Don't forget '93 - Mostar
Gelelim köprünün hissettirdiklerine. Gerçekten muazzam bir köprü, zamanın koşullarında böyle bir köprü yapılması yönünden de çok önemli... Saraybosna ve Mostar'ı gezince Tarih hocalarının 

neden Osmanlı'nın kendini bir balkan ülkesi olarak gördüğünü daha net anlıyorsunuz. Resmen Osmanlı tüm yatırımını -gücünü göstermek için- balkanlara yapmış. Saraybosna ve Mostar çok güzel bir örnek. Anadolu'da ise bu şekilde Osmanlı mimarilerinden çok Anadolu Selçuklulara ait eserlere rastlamamızın nedeni bu demek ki.


Mostar Köprüsünün girişi



Mostar'ın her şeyi çok güzel dedik ya, özellikle de Saraybosna'dan Mostar'a giden yolu güzel. Biz araç kiraladık bu nedenle yolu doya doya yaşama imkanı bulduk. Yol boyunca sizi takip eden nehirler eşsiz manzaralar sunuyorlar. Bu nehir boyunca giden yol üzerinde de çok fazla tünele girip çıkıyorsunuz. Tüm yol boyu eşsiz güzelliklerdeki yeşilliklerle ilerlemek sizi evden, dertten, sıkıntıdan uzaklaştırıyor. Ayrıca yol boyunca da kuzu çevirme yapan yerler var. Manzara başındaki bu yerlerde de bir şeyler yemenizi öneririm.






Blagaj - Dervish House ( Bu da ne? hiç de böyle bir yer duymadık)

Evet, benim de okuduğum kadarıyla bloglarda fazla bahsedilmeyen bir yer. Ama araç kiralayınca yolda gördüğünüz kırmızı tabelalara da sapma şansı yaratıyor.



Tekke'nin önü
Dervish House ya da Tekke bir nehrin kıyısında kurulmuş bir

Tekke - Blagaj
dergah. Alperenler evi olarak da geçiyor. Tam bir uçurumun altında kurulmuş bu evin tam önünde bir de ufak bir şelale bulunuyor. Manavgat şelalesine benziyor. Oldukça gür bir sesle akıyor. Tekke'ye vardığınızda (giriş ücreti 3 KM idi sanırım) içerde halen zikir yapanları görmek mümkün. Çünkü tekke halen aktif şekilde kullanılıyor ve girişte alınan paralar yine bu cemaatlere gidiyor. Ayrıca Tekkenin olduğu yerdeki manzaranın eşsizliği bazı turistik tesislerin oluşmasını sağlamış. Orada da bir şeyler yemek ve içmek mümkün.



Tekke büyük bir uçurum dibinde
Blagaj'a vardığınızda Tekke'ye gitmek için araçlarınızı parkettikten sonra 700 metre civarında bir yürüyüş yolu var. Bu yürüyüş yolu üzerinde hediyelik eşya satan çok fazla küçük seyyar satıcı var. Ve mıknatıslardan alacaksanız eğer, en doğru adres burası. Gördüğüm her yerdekinden daha ucuz. Çocuklu aileler için bu yolu çocuk arabası ile geçmek mümkün. Düzgün asfalt bir yolu var.

Blagaj'a gitmek için Mostar'dan Neum'a doğru giderken araya sapmak gerekiyor. 8 km içeri girip tekrar anayola çıkmanız lazım.

Poçitel - Bir Osmanlı Köyü



Eski Osmanlı Köyü Poçitel'in aşağıdan görünümü
Bizim rotamız Saraybosnaya uçakla inip oradan Mostar - Blagaj - Poçitel ve arkasından Neum şeklindeydi. Maksimumda yer görmek için böyle yaparsak iyi olacağını düşünmüştük. Gerçekten de verimli şekilde zamanı kullanma imkanımız oldu. İlgili rotanın haritasını da paylaşıyorum. Gidilen yol da en az gittiğimiz yerler kadar güzeldi. 
Poçitel'in taş sokakları
Poçitel yol üzerindeki en güzel yerleşimlerden biri. Eski bir Osmanlı Köyü ve her yer taştan. Yolları, evleri, camileri, duvarları, kuleleri.... Bir tepeye kurulmuş olan Poçitel'e yavaş yavaş tırmanmaya başladığınız zaman sürekli önünüze çıkan yeni manzaralar sizi çıkmaya teşvik ediyor. Caminin avlusuna gelince orada önünüzde akan nehir, arkanızdaki tepeye konuşlanmış köy sizi çok huzurlu hissettirecek. 

Poçitel'deki taş cami



Poçitel ile ilgili güzel bir hikaye var. Bunu saat kulesinin önüne çıktığınızda okuyabiliyorsunuz (hava atmak gibi olmasın İngilizceniz varsa okuyabiliyorsunuz). Saat kulesi 17. yüzyılda Şişman İbrahim tarafından yaptırılmış. Bu kulenin çanı da Girit'ten buraya getirilmiş. Bu çana Daha sonra da Poçitel caminin imamları tarafından sahip çıkılmış. 1917 yılının eski Yugoslav ordusu gelene kadar da yerinde duruyormuş. Yugoslav askerleri ne yapmışlar peki? Çanı alıp müzelerine götürüp orada sergilenmesini sağlamak yerine eritmişler bir güzel.... Kendilerine silah ve benzeri kullanacakları alet edavat yapmışlar. Daha sonrasında saati de sökmüşler ama saat ile ilgili ne yaptıklarını bilemiyoruz.


Neum

Neum - İlginçtir doğru düzgün Neum fotosu çekmemişim :(
Neum Bosna-Hersek'in deniz kıyısındaki tek yerleşim yeri. Gitmek için biraz zorlu bir yolculuk 
gerekiyor. Konuşmalardan anladığımız kadarıyla Bosna Hersek'liler Neum'a giderken bizim kullandığımız yolu kullanmıyorlar. Hırvatistan içine girip oradan giden yol üzerinden geçiyorlar.

Neum güzel bir deniz kıyısı kenti. Bizim gittiğimiz mevsimde çok kalabalık değildi. Deniz gören pek çok küçük ve şirin otelleri ve apartları var. Fiyatlar pahalı değil. Küçük bir mutfağı ve balkonu olan bir oda için 2 kişi 42 Euro ücret ödedik. Gayet de iyi ev sahipleri vardı. Bana sorsanız şöyle bir çevreyi görelim demesek o balkon her şeye yetecek güzellikteydi. Bakkaldan 1 Euro'ya alınacak içeceklerle birlikte çocuklu bir ailenin çocuklarını yatırdıktan sonra rahatça muhabbet ederek akşamın keyfini çıkaracakları harika bir manzara.... Önünüz Adriyatik....


Not: Araç kiralayarak Neum'a gidecekseniz eğer...... İki seçeneğiniz var. Eğer şengen vizeniz varsa 

Rotamız > Sarajevo - Mostar - Blagaj -
Poçitel - Neum
Hırvatistan üzerinden gitmek. Bunun için de sınırı geçeceğinizi söyleyerek 30 Euro karşılığında sınırdan geçebilir ibaresi vurdurmanız lazım araç kiralama evrağının üzerine.... Ama "yok kardeşim şengen vizem falan normal yolundan gideceğim ben" bu Neum'a diyorsanız o zaman araç kiralama firmasına herhangi bir şey söylemeyin. Buralarda takılacağız bir Mostar'a ineriz falan deyin. Çünkü Neum'a gidecekseniz eğer illaki Hırvatistan üzerinden gidin diyorlar. Kendi sınırları içinden giden yolu off-road olarak görüyorlar. Halbuki asfalt yol... Sadece birazcık dar. Ben o kendi sınırları içindeki yoldan gittim. Dönüşte de firmadan paramı istedim. Verin 30 euroyu geriye diye. Sınır falan geçilmiyor atmayın dedim. Firmaya da bayağı bir yüklendim ama araca zarar vermişsinizdir orası off-road falan deyip durdular. Borçlu çıkacaktım boşver dedim. Neyse.. benden bu kadar. Güzel bir gezi. Çok huzurlu hissedebileceğiniz bir gezi olur. Tüm ülke için 3 gün oldukça yeterli. Fazla abartmaya gerek yok diye düşünüyorum ama karar sizin tabiki. İyi gezmeler.... :)


Saraybosnadaki pek çok köprüden biri
Saraybosna'daki İhtişamlı Kilise

Mostar yolunda bir kilise

















Güzel ve Heybetli Mostar Köprüsü


Tekkeden bir görünüm







Başçarşıdaki Sebil önünde bir güzel