Bumerang - Yazarkafe

27 Nisan 2011 Çarşamba

Batman




Bu yandaki Süleyman. Nam-ı Diğer modacı Süleyman. Eğer oralara giderseniz, Süleyman sizi bulmadan siz onu bulun. Size biraz oraların tarihini anlatsın.




Bu arada bizi oralarda gezdiren Zeynel'e teşekkürler. Süleyman ile bizi o tanıştırdı. Kendisi deneyimli ve içten bir rehber. İnşallah ileride çok daha iyi bir rehber olup, bizleri yurtdışında da tanıtacak. Bizi de çok güldürdü, Sağolasın Zeynel.





Batman deyince akla gelen iki şey.... Rafineri ve Hasankeyf. Ama bu gezinin en ilgi çeken yeri Hasankeyf. İnsanların neden onca yolu tepip geldiğini Hasankeyf'i görünce anlıyorsunuz. Buradan okuyarak hiç birşey anlaşılmaz. Yol boyu giderken, Dicle'nin bize eşlik etmesi, yeşillikler, gelincikler, yol boyu gördüğümüz mağaralar anlatılarak gözünüzde canlandırılamaz.





Bir daha gitmek isteyeceğim bir yer Hasankeyf. Çok ilginç bir ilçe. Tam köy gibi ve tek geçim kaynağı turizm. İnsanların geçimini sağlayabilecekleri çok fazla imkan yok. Biraz tarım var. O da satarak para biriktirecek kadar değil, akşam evde çorba yapacak kadar, ekmek pişirecek kadar.

Ne diyeyim kardeşim, gidin görün işte. Ama şu bir gerçek ki Hasankeyf harbiden yok olmasın. Bir tane Hes yapılacak diye öyle bir yerin sular altında kalması olacak şey değil. İnsan üzülüyor. Resmen saçmalıyoruz. İçimiz burkuldu oraları görünce. Millet tarihini ortaya çıkaracağım diye ne çok uğraşıyor, bizse onu su altında koyacağız. Hayret...